1 milyar 425 milyonluk nüfusuyla dünyanın en kalabalık ülkesi olan Hindistan’da genel seçim atmosferi sürüyor. 19 Nisan’da başlayan seçimler 1 Haziran’da sona erecek. Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 10’u kadar seçmenin katılacağı seçimlerde, Deepfake teknolojisi büyük yankı uyandırdı.
Anketlere göre, geniş bir muhalefet bloğuyla karşı karşıya olan Başbakan Modi’nin partisi Bharatiya Janata (BJP) seçimleri önde götürüyor. Ancak, hem iktidar hem de muhalefet partilerinin Deepfake kullanımı, yanıltıcı bilgi ve etik sorunları da beraberinde getirdi.
Hindistan seçimlerinde Deepfake skandalı
Hindistan’da yaklaşık 970 milyon seçmen, Hindistan parlamentosunun alt kanadı olan Lok Sabha’nın 543 üyesini seçiyor. Mevcut Başbakan Narendra Modi, üçüncü dönemi için yarıştığı seçimlerde bayrağı önde götürüyor.
Seçime binlerce küçük parti girse de asıl yarış iktidardaki Bharatiya Janata partisi (BJP) ile muhalefetteki Hindistan Ulusal Kongresi (INC) arasında geçecek. INC, 28 partili bir ittifaka liderlik ediyor. Seçimlerde Deepfake skandallar bitmiyor. İktidar partisi ve muhalefet, Deepfake teknolojisini yoğun bir şekilde kullanıyor.
Muhalefet, Bollywood aktörlerinin sahte videolarıyla kazanım sağlamaya çalışırken, Başbakan Modi teknolojiden, kampanya mesajlarını diğer dillere çevirerek yararlanıyor. Kampanyalar sürerken Bollywood yıldızları Ranveer Singh ve Aamir Khan, kendi rızaları olmadan yapılan Deepfake videolar nedeniyle polise şikayette bulundu.
Hindistan sandık başına giderken Deepfake teknolojisi, kampanya videolarından çeşitli Hint dillerinde kişiselleştirilmiş sesli mesajlara ve hatta bir adayın sesiyle seçmenlere yapılan otomatik aramalara kadar gitti. Hindistan’ın önde gelen Deepfake uzmanı Divyendra Jadoun, bu teknolojinin Hindistan seçimlerine ne kadar etki edip etmeyeceğini bilmediğini dile getirdi.
Deep Fake videolar medyada yer buldu
Deepfake konusunda yeterli düzenlemelerin olmadığı ülkede uzmanlar, seçim komisyonunun yapay zeka konusunda sessiz olmasını eleştirdi. Bazı Deepfake videoların kaynak gösterilerek Hint medyasında yer bulması, seçmenleri yanıltma ve dezenformasyon yayma riskini hat safhaya çıkarıyor. Hem iktidar hem de muhalefet partileri, bu teknolojiyi kullanması, yanlış bilgilerin hızla yayılmasına neden oluyor.
Hindistan seçimlerinde Deepfake teknolojisinin kullanılması, dünyaya için de bir mesaj taşıyor. Bu durum, demokrasinin şleyişini tehdit edebilecek teknolojik manipülasyonların potansiyelini gösteriyor. Yanıltıcı içeriklerin yayılması, toplumsal güveni sarsarak bilgi güvenliğini tehlikeye atıyor. Bu da küresel ölçekte daha sıkı yasal düzenlemelere ve yapay zeka teknolojilerinin etik kullanımına duyulan ihtiyacı vurguluyor.